9 Aralık 2011 Cuma

Taktım mı tam Takarımm

  
  Neye mi takarım? Şarkılara. Beğendiğim bi şarkı olmasın aman! Günde 1500 defa aynı şarkıyı dinlemeler falan. Ben eskiden bunu yapanlara çok kızardım ama işte büyük konuşmayacaksın arkadaş. Bak hayat bizi nereye getirdi? Artık o kadar çabuk tüketiyoruz ki eskilere yönelmek gelmiyor içimden. Hep bir yeni şarkı arayışları. Yeni şarkı derken sadece yeni çıkmış olanlar değil. Daha önceden çıkmış ve daha farketmediğim şarkılarda da aynı durum söz konusu. Geçenlerde gene odada sürekli 1-2 parçaya takılı kalınca odadakiler isyan etti. Bu yüzden artık kulaklıkla dinliyorummm :)) 

  Son olarak 2 parçaya takılı kalmış durumdayım. Birisi şu güzide eser;

  
  Bendeki Mustafa Ceceli aşkı bambaşka. Bu ses, bu yorum, bu mütevazilik, bu beyefendilik... Adamın dibi ya:) Tereddütsüz dinlediğim isimlerden. Kendisinin çok iyi bir aranjör olduğunu da bildiğimden İskender Paydaş aranjesinde çalışmasına şaşırdım ama başarılı olmuş. Bu şarkının Youtube'daki yorumlarına bakarken Kayahan parçası olduğunu öğrendim. "Ne? Ben niye duymadım ki bu Kayahan şarkısını?" derken araştırdım. Yıl 1993. E tabi ben 90'ların çocuğuyum. Kıçımda bezimle dolanıyordum o zamanlar bilmemem normal. Kayahan üstaddan da dinledim tabi merak edip. İkisi de ayrı keyif veriyor. Ben çok beğendim bu şarkıyı.

  Diğer takık olduğum şarkı ise; geçenlerde radyoda rastladığım Sıla eserlerinden. Daha önce de dinlemiştim tabi ama dingin kafayla dinleyince daha bir hoşuma gitti, sardım ben de.


Bu kadına karşı da inanılmaz saygı ve sevgi duyuyorum. Yani piyasakilerden oldukça farklı. Zaten çıktığı andan itibaren diğerlerinden sıyrılmasını da bildi. Sözler de anlamlı olunca nasıl takmayayım ki ben şimdi?

~~Dinlemeyen varsa es geçmesin, keyifli dinlemeler ^^

0 yorum:

Yorum Gönder